Dava Adamı (Bediüzzaman Said-i Nursî)

Bediüzzaman Said-i Nursî Hazretleri yakın geçmişimizde yetişmiş en büyük Islam alimlerinden ve fikir adamlarındandır. Genç yaşta edindiği dini ve pozitif bilimlerdeki engin bilgisi, devrin ilim çevreleri tarafından kabul görmüş, keskin zekâsı, kuvvetli hafızası ve üstün kabiliyetleri dolayısıyla “Bediüzzaman” sıfatıyla anılmaya başlanmıştır. En yüce davanın, en büyük altın halkalarından biri olan Bediüzzaman’in hayatı davasına delil olmuş, dindarlığı akılları hayran, kalpleri meftun etmiştir. Bir dava adaminda bulunması gereken bütün faziletleri zirvelerde yaşamış, dünyaya Hz. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’e has bir talebenin nasıl olacağını göstermiştir. Bediüzzaman Hazretlerinin onu yücelten bir hayali ve ideali vardı. Davası ulvi olanın, hâli de ulvi olmalı düsturundan hareketle, perdesiz bir kalp, keşfeden bir akılla huzurda olduğunu unutmadan ve Rabb’inin muradini murat edinerek yaşadı.
“Dava Adamı”, ‘Secdede Bir Ömür’ le başlayıp’ ikram’la devam eden serinin üçüncü kitabı. Genel olarak bir dava adamının taşıması gereken hususiyetlere vurgu yapılan eserde; hikmetiyle ibadetin, mesuliyet ve şefkatiyle davanın ve vazifenin gereğini yapan Bediüzzaman’in misal teşkil eden vasıfları sıralanıyor başlıklar halinde. Eserde, Sohbet meclislerinde, medrese koridorlarında, esarette, sürgünde, hasta yataklarında hep gayesini dile getirmiş, ne yaparsa yapsın, nereye giderse gitsin o yüce gayeyi bir ışık ve mücevher gibi içinde tasimiþ olan Bediüzzaman’in hayatından kesitler sunuluyor.

Sevgini paylaş

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir