4.2 BÜYÜKLERE SAYGI – ANADOLU’DAN YÜKSELEN SES: MEVLÂNA

Mevlâna, Konya’ya geldikten   sonra   Tebrizli Şems ve Kuyumcu Selahaddin adıyla bilinen iki önemli şahsiyetle yakın bir dostluk kurmuştu. Önce Şems’in Konya’dan ayrılışı, ardından Selahaddin’in vefatı Mevlâna’yı çok üzmüştü. Allah, çok geçmeden ona bir dost daha gönderdi. Bu kişi, Çelebi Hüsameddin’di. Mesnevi’nin meydana gelmesine o vesile olacaktı. Çelebi Hüsameddin, Konya medre- selerinde hocalık yapıyordu. Mevlâna’ya bağlandıktan sonra aralarında büyük bir yakınlık doğdu.

Mevlâna, o güne kadar, gazel türü şiirler yazıyordu. Bunlar büyük bir kitabı dolduracak kadar çoğalmıştı. Çelebi Hüsameddin, onun daha büyük bir eser yazacak duruma geldiğini hissetmişti. Bu konuda onu teşvik etmeyi düşünüyordu.

Bir gün birlikte Konya’nın Meram bağlarında geziyorlar, Mevlâna yeni şiirler söylüyordu.

Çelebi Hüsameddin, tam zamanıdır, diyerek düşüncesini dilegetirdi:

– Efendim, dedi. Bugüne kadar gazel tarzında pek çok şiir söylediniz. Sizi sevenler, sizden yeni bir eser bekliyorlar. Böyle bir eser yazsanız da sizi sevenler, onu okuyarak doysalar.

Mevlâna, aslında buna hazırdı. Sarığının kıvrımları arasından bir kâğıt çıkararak Hüsameddin’e uzattı.

Bu kâğıtta, Mesnevi’nin ilk beyitleri yazılıydı.

Hüsameddin’e 

– Oku, diye buyurdu.

Çelebi Hüsameddin, Mesnevi’nin girişinde bulunan ilk on sekiz beyiti büyük bir coşkuyla okudu. Tam da arzu ettiği gibi bir eserdi. Okuyup bitirdikten sonra Mevlâna’nın ellerini öptü.

– Efendim, dedi. Gönülden dilerim ki bu şiirin devamını da söyleyin.

Mevlâna,

– Bir şartla, dedi. Sen yazmayı kabul edersen ben de söylerim.

– Buna hazırım, dedi Hüsameddin.

Mevlâna, 19. beyitten itibaren söylemeye başladı.

Çelebi Hüsameddin de kaleme aldı. Kitap bittiğinde cilt sayısı altıya, beyit sayısı 25.618’e ulaşmıştı.

MEVLÂNA

1207 yılında Türkistan’ın Belh şehrinde doğdu. Asıl adı Muhammed Celâleddin’dir. Mevlâna ismi ona sonradan verilmiştir. Rumî denmesi ise Anadolu’ya göç etmesiyle ilgilidir. Mevlâna, Moğol tehlikesi sebebiyle ailesiyle birlikte Selçuklular devrinde Anadolu’ya göç etti ve önce Karaman’a ardından Konya’ya yerleşti. Devrinin ünlü hocalarından dersler aldı. Kendini çok iyi yetiştirdi. Ardından dersler vermeye başladı. 1244 yılında Tebrizli Şems isimli bir dervişle tanıştı. Bu tanışma, Mevlâna’nın bütün hayatını değiştirdi. Onun inanca, sevgiye, hoşgörüye dayalı şiirleri toplumu derinden etkiledi.

Mevlâna’nın ünü daha sonra bütün dünyaya yayıldı. Dünyanın en çok okunan yazarlarından birisi hâline geldi. 17 Aralık 1273 yılında, 66 yaşında Konya’da vefat etti. Mevlâna’nın Allah sevgisini dile getiren şiirleri, vaazları ve mektupları şu kitaplarda toplanmıştır: Mesnevi, Divân-ı Kebir, Fihi Mâfih, Mecalis-i Seb’a, Mektubât (Mektuplar).


Konuya ilişkin Kahoot’a buradan ulaşabilirsiniz ;

Sevgini paylaş

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir